Kıl kurdu kendiliğinden geçer mi
İnsan vücudunda çok farklı türde parazit yaşama imkanı bulabilir. Bu parazitler amip gibi tek hücreli de olabilir, zararlı bakteri formları gibi gözle görülmeyen ama çabuk üreyen türler de olabilir, tenya veya bağırsak solucanı gibi insanda gelişme geriliği, kansızlık ve kronik karın ağrısı yapan iri parazitler de görülebilir.
Sağlıklı ve erişkin bir kişinin bağışıklık sistemi genellikle vücuda giren parazitleri enfeksiyona neden olmadan yok edebilir veya onları karantinada tutarak enfeksiyon oluşturmalarını engelleyebilir.
Fakat bazı parazitler vücudun bağışıklık sistemini ciddi derecede zorlar, gayet inatçıdırlar ve kolay bulaşıcıdırlar.
İnsan bağırsağında yaşama ve üreme imkanına sahip pek çok sayıda parazit türü vardır. Eğer bağışıklık sistemimiz olmasaydı, bu parazitler nedeniyle henüz orta yaşa gelmeden yaşamımızı yitirirdik.
Vücuda bir parazit girdiğinde hemen bağışıklık sistemi devreye girer ve yabancı gördüğü yaşam formlarına savaş açar. Böylece vücudumuzda rutin parazit temizliği yapılır.
İnsanın kalın bağırsağında yaşama imkanı bulan parazitlerden birisi de kıl kurdudur. Adından da anlaşılacağı şekilde beyaz bir ipliğe benzer görünümde olan kıl kurdu en fazla 1 cm boya ulaşan boyu nedeniyle gözle görülmesi dikkat isteyen bir parazittir.
Kıl kurdunun yaşam döngüsü
Kıl kurdu sadece insanda yaşar. Evcil hayvanlarda, yaban hayvanlarında veya çiftlik hayvanlarında görülmez. Onun yegane yaşam alanı ince bağırsağın sonları ve kalın bağırsaktır. Bu yaşam alanından sadece tek sebeple çıkar o da yumurtalarını bırakmak.
Erkek kıl kurdu ile dişi kıl kurdu kalın bağırsakta çiftleşince bir süre sonra dişinin yumurtlama zamanı gelir. Çiftleştikten sonra erkek yaşamaz. Dişi ise yumurtalarını bırakmak için bir müddet daha yaşar.
Zamanı gelince gecenin en sessiz zamanında (Genellikle gece 02-06 arası) dişi yumurtalarını bırakmak için kendi boyuna göre uzun bir mesafeyi aşarak iç güdüleriyle kalın bağırsaktan anüse doğru yol alır. Anüsten dışarı çıkarak anüs çevresine (makat bölgesi) binlerce yumurta bırakır. Yumurtalarını bırakınca dişi de yaşamaz, yavrularını göremeden ölür.
Dişinin bu yolculuğu ve makat bölgesine yumurtlaması kişide karında tarif edilmez bir huzursuzluk ve makatta dayanılmaz bir kaşınma hissi şeklinde kişiye yansır.
Yumurtaların çatlaması için 6 saat geçmesi gerekir. Bu 6 saat içerisinde ve sonrasında kaşıntı nedeniyle kişi ister istemez poposunu kaşıyacak veya çarşafa sürttürecektir. Yumurtalar çatlarlar ise içgüdüsel olarak insan vücuduna girecek bir delik ararlar. Genellikle anüsten içeri girerler. Kız çocuklarında ise vajinadan içeri girebilirler. Nadiren de olsa erkek çocuklarında cinsel organdan içeri girdikleri saptanmıştır.
Sürtünme veya kaşıma nedeniyle makattan ayrılan yumurtalar ise çatlamazlar. Çünkü yumurtaların çatlaması için belirli bir süre sıcaklık ve nem gerekir. Kişinin eline, küloduna, çarşafına veya başka yere bulaşan yumurtalar rahatlıkla 2 hafta ölmeden ve çatlamadan kalabilirler. Gözle görülmeyecek kadar küçüktürler ve her yere yapışabilecek kadar yapışkandırlar. Kütleleri küçük olduğu için hava hareketlerine kapılıp toz gibi havada uçabilirler.
Yumurtaların çatlaması neticesinde anüse veya vajinaya giren larvalar burada olgunlaşana kadar yaşamını sürdürürler. Olgunlaşınca çiftleşip, yumurtlamak için yine dışarı çıkarlar. Onların döngüsü bu şekilde devam eder.
Çatlayamamış yumurtaların ise en geç birkaç hafta içinde yeni bir konak (insan) bulmaları gerekir. Gayet yapışkan olduklarından kaşıyan elin, daha sonra başka bir yere sürülmesi, oraya da başka birinin dokunması gibi vesilelerle hareket ederler. İnsan vücuduna ağızdan girmeleri gerekir. BU da genellikle yumurtanın bulaştığı elin (yumurta çok küçük olduğu için gözle görülmez) ağza götürülmesi şeklinde olur. İkinci alternatif ise toz şeklinde havada süzülen yumurtanın ağızdan veya burundan alınmasıdır.
Ağızdan içeri giren yumurta sindirim sisteminde ilerler. Bazı yumurtalar midenin asitli sıvısına direnç gösterip oniki parmak bağırsağına, oradan da ince bağırsağa kadar ilerleyebilir. İnce bağırsağın kalın bağırsağa yaklaştığı bölümde tutunarak burada yumurta çatlar.
Yumurtadan çıkan larva hemen kalın bağırsağa geçmez. Önce iki kere deri değiştirecek kadar büyümesi gerekir. Yeterince büyüyünce kalın bağırsağa geçer. Olgunluğa erince yaklaşık 3mm uzunluğa erişen erkek kıl kurtları ve yaklaşık 10 mmye ulaşan dişi kıl kurtları Allah’ın onları programladığı şekilde birbirlerini bularak çiftleşirler. Erkek ölür, dişi yumurtlamak için kalın bağırsaktan dışarıya kadar süren uzun yolculuğuna çıkar.
Kıl kurdu kendiliğinden geçer mi
Bebeklerin ve çocukların bağışıklık sistemleri kıl kurtlarına çoğu kere karşı koyamaz. Eğer çocukta kıl kurdu var ise bunun tedavisini yaptırmak gerekir. En fazla iki hafta süren ilaç tedavisinin ardından kıl kurdu bünyeden atılacaktır.
Kıl kurdu tedavisi tüm ailenin tedavisi şeklinde olur. Çünkü çocukta kıl kurdu var ise muhtemelen ortamda ve diğer aile bireylerinde de vardır. Ortamın hijyenini sağlamak ve tüm aile bireylerini tedavi etmek gerekir.
Yetişkinlerin bağışıklık sistemleri daha kuvvetli olsa da yine de kıl kurdundan ilaç olmadan kurtulamayabilirler. Bazı kişilerde kıl kurdu vardır ama şikayete neden olmaz.
Bağırsakta kıl kurdu tekrar görülebilir. Çünkü kıl kurdu temizliğe dikkat edilmeyen, sağlık bilinci yeterli olmayan bölgelerde daha fazla görülmektedir. Çocuk tedavi görse bile ev ortamından veya gittiği okuldan yine bunu kapabilir.